Deprem Kahramanı'nın Acı Gerçeği

Ankara'da 2019 yılında TAMGA Uluslararası Arama ve Kurtarma Derneği'ni kuran Yağız Kızılkaya, 6 Şubat depremlerinde gösterdiği kahramanlık ve özverisiyle 300'e yakın insanı ölümden kurtardı. Cumhurbaşkanlığı tarafından devlet üstün fedakarlık madalyası ve nişanı ile ödüllendirilen Kızılkaya, depremin ikinci yılında, Hatay'daki kurtarma çalışmaları sırasında yaşadığı acı gerçeği paylaştı. Kızılkaya, ekibiyle birlikte enkazdan kuzeni Murat Kaya'nın eşi Niran Kaya'yı sağ kurtardı. Ancak aynı enkazdan, kuzeni Murat Kaya, oğlu Uğur Buğra Kaya ve Uğur'un arkadaşı Mehmet Ali'nin cansız bedenlerini çıkardı. Bu acı deneyimi ilk kez kamuoyu ile paylaşan Kızılkaya, yaşadığı derin üzüntüyü dile getirdi.

Enkazdan Kurtarma Çalışmaları ve Kayıplar

Profesyonel dağcı olan Kızılkaya, Ankara'da kurduğu dernek ile afetlerde arama kurtarma çalışmalarına destek vermektedir. Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay, Adıyaman, Malatya, Arsuz ve İskenderun'da 5 farklı bölgede çalışma yürüten Kızılkaya'nın ekibi, 300'e yakın kişiyi sağ kurtarmanın yanı sıra, yaklaşık 60 cesedin çıkarılmasına da yardımcı oldu. Ekip, 16 hayvana da yardım etti. Kızılkaya, kurtarma operasyonlarında enkaz altında yakaladığı en acı anı ise kuzeni ve ailesini bulması oldu. 6 metrelik bir tünel kazılarak ulaştıkları Niran Kaya sağ kurtarılırken, Murat Kaya, Uğur Buğra Kaya ve arkadaşı Mehmet Ali'nin hayatını kaybettiği tespit edildi. Kızılkaya, İskenderun'dan Antakya'ya Murat Kaya'yı istemeye gittiği çocukluk anılarını da paylaşarak acısını dile getirdi. Kurtarma çalışmaları sırasında akrabalarından ve arkadaşlarından birçok kişinin hayatını kaybettiğini belirten Kızılkaya, depremin şiddetine ve yaşanan kaosun tarifsizliğine vurgu yaptı.

Depremin Ardından Yaşananlar ve Gelecek

Kızılkaya, DHA'ya verdiği demeçte, depremin ilk anlarında bir terör saldırısı yaşandığını düşündüklerini, şehrin atom bombasıyla vurulduğunu zannettiklerini anlattı. Yardım çığlıkları ve karanlığın yarattığı dehşet verici ortamı anlatan Kızılkaya, kendisinin ve ekibinin hala travmalarını yaşadığını belirtti. Profesyonel olmanın zorunluluğunu vurgulayan Kızılkaya, kişisel acılarını bir kenara bırakıp kurtarma çalışmalarına devam ettiklerini dile getirdi. Çalışmalarda, cenazelerin karışmaması için perdelerle kefenleme yöntemi kullandıklarını da ekledi. Kızılkaya, Çinçin ailesinin kurtarılma hikayesini de paylaşarak, 58. saatte, ağır yaralı haldeki iki çocuğu kurtarma mücadelesini ve aileyle hala iletişim halinde olmalarını aktardı. 7 yaşındaki bir Suriye uyruklu çocuğu kurtarma anını da anlatan Kızılkaya, o anki şokunu ve duygularını kelimelere döktü. Depremin yaralarının hala taze olduğunu vurgulayan Kızılkaya, bir daha böyle bir felaketin yaşanmamasını diledi.