Haber: Batuhan DÜKEL - Kamera: Yasin KABADAYI
Ankara'da Esnafın Feryadı: Zamlar Bizi Yutuyor!
Ankara Büyükşehir Belediyesi Toptancı Halinde konuştuğumuz meyve-sebze esnafı, artan maliyetler nedeniyle büyük zorluklar yaşadıklarını dile getirdi. Akaryakıt zamları, vergi artışları, elektrik ve su faturalarındaki yükseliş, esnafın belini büktü. Bir esnaf, "Marketler, halden mal aldığında en az 12-13 lira masraf yapıyor. Her gün yeni bir zamla karşılaşıyoruz; vergi, mazot, elektrik, su… Durum içler acısı." şeklinde derdini anlattı. OECD'nin Kasım 2024 gıda enflasyonu raporuna göre, OECD ülkelerinde yıllık enflasyon ortalaması %4.5 iken, Türkiye'de bu oran %47.1 ile zirvede yer alıyor. Motorine yapılan son zam ve otoyol geçiş ücretlerindeki artış da gıda enflasyonunu daha da yükseltecek gibi görünüyor. Bu durum, hem üreticiyi hem de tüketiciyi olumsuz etkiliyor.
Pazarcılar da Zamların Kurbanı
Toptancı halinden alışveriş yapan pazar esnafı da benzer sorunlardan muzdarip. Vatandaşların yüksek fiyatlar nedeniyle pazara gelmekte tereddüt ettiği gözlemleniyor. Bir pazarcı esnafı, "Eskiden ucuz diye pazara gelirlerdi, artık gelmiyorlar. Bir kasa tere 200 lira, biz 140-150 liraya alıyoruz. Kasa başına ancak 50 lira kar elde ediyoruz. Enflasyona bir çözüm bulunması şart!" dedi. Bir başka pazarcı ise, "Kar marjımız en fazla %20. Vergimizi, Bağ-Kurumuzu, araç masraflarımızı bu kardan karşılıyoruz. Bazen 2 bin, bazen 5 bin lira kazanıyoruz ama çoğu zaman zarar ediyoruz. Süpermarketlerin bizden daha yüksek giderleri var, yüksek kiraları ve eleman masrafları göz önünde bulundurulmalı. Süpermarketler raf ömrü uzun, kaliteli mallar tercih ediyorlar." diye konuştu. Bu durum, rekabet ortamını da etkileyerek, küçük esnafın daha da zorlanmasına neden oluyor.
Süpermarketler ve Üreticiler de Mağdur
Bir hal esnafı, "Mal pahalı, maliyetler yüksek. Kazancımız yok denecek kadar az. 30 lira olan mandalinaya, market 10 lira kar koymak zorunda ki satabilsin. Süpermarketlerin yüksek kira ve eleman masrafları var, bunları da unutmamak gerek. Biz marketlere de hak veriyoruz. Üreticinin de gübre, ilaç, depo ve buzlama gibi maliyetleri var. Her şey birbirine bağlı." ifadelerini kullandı. Bir başka esnaf ise, "Bölgelerdeki fiyatlar, buradaki fiyatlardan daha yüksek. Masraflardan dolayı çiftçi de, esnaf da zor durumda. 30 liraya aldığımız bir malın buraya gelene kadar 17-18 lira masrafı oluyor. Marketler bunu 47 liraya aldığında, 70-80 liraya satmazsa zarar eder. Geçen sene 3 liraya aldığım mandalinaları 10-12 liraya satıp 4,5 milyon lira zarar ettim. Şimdi mal para etmiyor, para masrafa gidiyor. Her gün vergilere, mazotlara, elektriğe, suya zam geliyor." diyerek yaşadığı sıkıntıları anlattı. Maliye Bakanlığı'nın alış-satış fiyatlarını yakından takip etmesinin önemini vurgulayan esnaflar, tüketicinin de bu durumdan olumsuz etkilendiğini belirttiler. Özellikle asgari ücretli vatandaşların temel gıda maddelerini karşılamasının zorlaştığını ifade ettiler.
Sonuç
Ankara'da artan maliyetler, hem üreticiyi hem de tüketiciyi olumsuz etkiliyor. Türkiye'nin yüksek gıda enflasyonu ile mücadele etmesi gerekiyor. Esnafın sesi duyulmalı ve acil çözümler bulunmalıdır. Maliye'nin piyasayı dengeleyecek adımlar atması büyük önem taşımaktadır.