Maden İşçilerinden Ankara Yürüyüşü
Bir grup maden işçisi, özelleştirme ihalesinin ertelenmesine tepki olarak Ankara'ya doğru yürüyüş başlattı. Yürüyüş, Beypazarı'nda bir açıklama ile durduruldu. İşçiler, yetkililerin 4 Mart tarihine ertelediği ihale kararına güvenmediklerini dile getirdiler. İşçilerin talebi, özelleştirme sürecinin durdurulması ve çalışanların haklarının korunması yönünde. Yürüyüşe katılanların sayısı her geçen gün artıyor ve geniş bir destek görüyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan görüşmelerin sonuçsuz kalması, işçilerin umutsuzluğunu artırmış durumda. Yetkililer tarafından yapılan açıklamalar ise, işçilerin endişelerini gidermeye yetmiyor. Bu nedenle işçiler, eylemlerine devam etme kararı aldılar.
Sendika Başkanı'ndan Sert Tepki
Maden İş Sendikası Başkanı, ihale ertelemesinin bir oyalama taktiği olduğunu ve direnişi kırmayı amaçladığını belirtti. Başkan, 4 Mart tarihine inanmadıklarını vurgulayarak, işçilerin yanında olduklarını ve mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti. Sendika lideri ve diğer sendika temsilcileri, işçilerle birlikte geceyi Beypazarı'nda geçirdi. Sabah yapılacak istişare sonucu, eylemin geleceği belirlenecek. İşçilerin haklarını savunmaya devam edecekleri ve yetkililerin baskılarına boyun eğmeyecekleri belirtildi. Bu yürüyüş, sadece bir maden ocağının değil, tüm işçilerin haklarını savunmanın bir göstergesidir. İşçilerin kararlı duruşu, gelecek günlerde de devam edecek gibi görünüyor.
Yerel Yönetimlerden Destek
Nallıhan Belediye Başkanı ve diğer yerel yönetim yetkilileri de işçilere destek vererek, yürüyüşü yakından takip ettiklerini belirttiler. Yetkililer, işçilerin haklı mücadelesinin yanında olduklarını ve ellerinden gelen her türlü desteği vereceklerini söylediler. Ankara'ya uzanan yürüyüş yolunda, işçilere destek veren farklı sendika ve sivil toplum örgütlerinin de bulunduğu belirtiliyor. Bu geniş çaplı destek, işçilerin mücadelesine güç katıyor. İşçilerin talebinin gerçekleşmesi için, hem yerel yönetimlerden hem de ulusal düzeydeki yetkililerden daha fazla çaba bekleniyor. Bu olay, ülkedeki işçi hakları tartışmalarına yeni bir boyut katmış durumda.