ABD'de yeni bir dönem başlıyor. 2025 başında göreve gelmeye hazırlanan aday, seçim kampanyası boyunca "savaşları bitireceğim" söylemini kullandı, ancak somut bir plan sunmadı. Bu durum, özellikle Ukrayna ve Suriye'deki gelişmeleri yakından takip eden Ankara'da belirsizlik yaratıyor. Yeni hükümetin oluşumu ve kabine atamaları, Ankara'daki beklentileri ve analizleri derinden etkiliyor. Ankara'da yürütülen analizler, yeni yönetimin önceliklerinin iç politikalara, özellikle de göçmen sorununa odaklanabileceğini gösteriyor. Uluslararası krizlere karşı ise, en azından başlangıçta, "bekle-gör" yaklaşımı benimsenebileceği tahmin ediliyor.
Yeni Yönetimin Bölgesel Politikası
Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı'nın son açıklamaları, Ankara'nın yeni yönetimin Ortadoğu ve Ukrayna politikalarına ilişkin ayrıntılı değerlendirmeler yaptığını ortaya koyuyor. Özellikle kabinedeki isimler, Ankara'da büyük bir tartışma konusu. Yeni yönetim ekibinin açıklanmasıyla birlikte, Türkiye'den gelen açıklamalar daha ihtiyatlı bir dil kullanmaya başladı. İsrail-Hamas savaşı ve Rusya-Ukrayna savaşı başta olmak üzere, yeni yönetimin nasıl bir politika izleyeceği belirsizliğini koruyor. Son günlerde yapılan açıklamalar, yeni yönetimin bölgesel çatışmalarda hızlı adımlar atmayabileceğini, daha çok "bekle-gör" politikası izleyebileceğini öne sürüyor. Bu belirsizlik, özellikle İsrail politikası konusunda daha da belirgin.
Rusya-Ukrayna Savaşı ve Suriye Politikası
Ankara'daki tahminlere göre, yeni yönetim en aktif olacağı alan Rusya-Ukrayna savaşı olacak. Ancak, bu savaşın nasıl sonlandırılacağı konusunda net bir plan henüz ortaya konmadı. Diğer önemli bir konu ise, Suriye'deki ABD varlığı. Ankara, ABD'nin Suriye'deki askeri varlığını sonlandıracağı veya YPG ile işbirliğini sürdürüp sürdürmeyeceği konusunda kuşku duyuyor. ABD'nin YPG ile işbirliğine devam etmesi, Ankara-Washington arasındaki en önemli sorunlardan biri. Türkiye, YPG'yi terör örgütü olarak tanımlıyor ve Suriye'nin kuzeyinde özerk bir yönetim kurma çabalarına karşı çıkıyor. Yeni yönetimin Suriye politikası, IŞİD ile mücadele ve İsrail'in güvenliği gibi unsurlar tarafından da şekillendirilecek.
İsrail-Hamas Savaşı ve Bölgesel Güvenlik
İsrail-Hamas savaşı, Ankara'da büyük endişe yaratıyor. Yeni yönetimin Gazze'ye yönelik politikası ve İsrail'e vereceği desteğin boyutu belirsizliğini koruyor. Yeni kabinedeki İsrail yanlısı isimler, Ankara'da yeni bir çatışma ihtimalini gündeme getiriyor. Ankara, ABD'nin bu savaşta nasıl bir rol oynayacağına dair net bir fikir edinemiyor. Yeni yönetimin, önceki dönemden ders çıkararak, daha sadık bir ekip kurması bekleniyor. Ancak bu durumun bölgesel istikrara nasıl etki edeceği henüz belirsizliğini koruyor. Özellikle Filistin meselesinde ABD'nin izleyeceği politika büyük önem taşıyor. Ankara, ABD'nin İran'a karşı tutumunu ve bölgesel güç dengelerini de yakından takip ediyor. Ankara, Washington ile daha yakın bir diyalog kurmayı umuyor, ancak yeni yönetimin bu diyaloğu sürdürüp sürdürmeyeceği ve Ankara'nın tezlerine ne kadar yanıt vereceği belirsiz.