Birleşmiş Milletler'in ilan ettiği Uluslararası Temiz Enerji Günü (26 Ocak), Ankara'da düzenlenen bir panel ile kutlandı. "Acil Bir Çağrı: Temiz Enerjiye Adil ve Kapsayıcı Bir Geçiş" temasıyla gerçekleşen etkinliğe, dünyanın dört bir yanından eğitimciler ve öğrenciler katıldı. Panelde, fosil yakıtlardan temiz enerjiye acil bir geçiş için güçlü bir çağrı yapıldı. Dünya Ekonomik Forumu'nun 77 ülkede 73 binden fazla kişiyle yaptığı ankete göre, ülkelerin %85'i fosil yakıtlardan temiz enerjiye geçişi bekliyor. Ancak, her 10 kişiden 6'sı iklim değişikliğinden endişe duyuyor. Türkiye'de ise bu oran %77'ye ulaşıyor. Bu durum, temiz enerjiye geçişin aciliyetini daha da vurguluyor.

Gençlerin Temiz Enerji İçin Mücadelesi

Lise öğrencisi Demir Çolak, açılış konuşmasında, eğitimin temiz enerjiye geçiş ve sürdürülebilir kalkınmanın anahtarı olduğunu vurguladı. Genç nesillerin, adil bir geçiş için mücadele etmesi gerektiğini belirten Çolak, 2030 yılında 2 milyar insanın hala kirletici yakıtlara bağlı kalacağını hatırlattı. Küresel elektrik kullanımının hızla artması, kararlı ve temiz enerji sistemlerinin önemini daha da açıkça ortaya koyuyor. Ülkelerin uygun maliyetli, güvenilir ve sürdürülebilir enerji sistemlerine geçişi hızlandırmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapması, enerji verimliliğini esas alan uygulamaları önceliklendirmesi ve temiz enerji teknolojilerini benimsemesi gerekiyor. Bu geçiş, hem ekonomik büyümeyi destekleyecek hem de çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunacaktır.

Temiz Enerjiye Geçişin Küresel Boyutu

UNESCO Eğitimi Yeşillendirme Ortaklığı Türkiye Üyesi Çelebi Kalkan, birçok ülkenin enerji geçişlerini desteklemek için küresel işbirliği hedefleri olduğunu belirtti. Kalkan, Dünya Ekonomik Forumu'nun anket verilerini paylaşarak, küresel olarak iklim değişikliğine karşı duyulan kaygının yüksek olduğunu vurguladı. Türkiye'nin bu kaygı düzeyinde dördüncü sırada yer alması, ülkemizde de temiz enerjiye geçişin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Paneldeki konuşmacılar, insanların ve gezegenin yararına adil ve kapsayıcı bir geçiş için harekete geçilmesi çağrısı yaptı. Bu geçiş sadece çevresel değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik açıdan da büyük önem taşıyor.

Enerji Eşitsizliği ve Sürdürülebilir Kalkınma

CleanTech ve Rüzgar Enerjisi Politikaları Danışmanı Pınar Ünsal, temiz enerji ile emisyonları azaltmanın yanı sıra, güvenilir enerji kaynaklarına erişimi olmayan topluluklara da odaklanılması gerektiğini vurguladı. Dünyada 685 milyon insanın elektriksiz yaşadığını, bunların büyük çoğunluğunun Sahra Altı Afrika'da olduğunu belirtti. Bu durum, temiz enerjiye erişimi düzenleyen ve teşvik eden politikaların önemini açıkça ortaya koyuyor. Elektriksiz yaşayan topluluklar eğitim, sağlık hizmetleri ve ekonomik fırsatlar açısından büyük zorluklarla karşılaşıyor. Kirletici fosil yakıtlara bağımlılık yoksulluğu artırıyor ve toplumların gelişimini engelliyor. Bu nedenle, adil ve kapsayıcı bir temiz enerji dönüşümü, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin başarılması için elzemdir.

Elektrik-Elektronik Mühendisi ve Yenilenebilir Enerji Danışmanı Serhat Şahin, 2022 yılında elektriğe erişimi olmayan insanların sayısının 10 milyon artmasının, sürdürülebilir kalkınma hedefleri için bir alarm olduğunu dile getirdi. Elektrik hatları, şebeke iyileştirmeleri ve rüzgar enerjisi gibi yeni teknolojilerin yaygınlaşmasıyla temiz enerjiye geçişin, iklim değişikliğiyle mücadelede hayati önem taşıdığını vurguladı. Sera gazlarının büyük bir kısmını oluşturan fosil yakıtlar, gezegenimizin geleceğini tehdit ediyor. Bu nedenle, temiz enerji kaynaklarına geçiş, geleceğimizi güvence altına almak için şarttır.