Bahçeli'nin Önerisine Destek

Muhalefet kanadından yapılan açıklamalarda, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin DEM Parti'nin İmralı ile görüşme çağrısına Yeniden Refah Partisi'nin destek verdiği duyuruldu. Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı, parti merkez yönetim kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Bahçeli'nin sivil siyasete yüklediği misyona atıfta bulunarak, DEM Parti'nin İmralı ile görüşme önerisini desteklediklerini belirtti. Partisinin bu konuda DEM Parti'ye bilgi aktarımı sağladığını ve süreç başlatılması halinde DEM Parti'nin de bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı. Açıklamada, AK Parti'nin Devlet Bahçeli'nin çağrısına gereken desteği vermesi gerektiği de ifade edildi. Görüşmenin sağlanması ve alınacak mesajların değerlendirilmesinin önemi üzerinde duruldu. Türkiye'nin uzun süredir devam eden sorunların çözümü için yeni yollar araması gerektiği ve mevcut durumun devamının ülkeye fayda sağlamayacağı belirtildi. Bahçeli'nin daha önceki terörist başının Meclise gelmesi önerisine ise kesin olarak karşı çıktıkları hatırlatıldı.

Yüksek Enerji Fiyatlarına Tepki

Yeniden Refah Partisi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın açıklamasının kamuoyunda yetersiz kaldığını savundu. Açıklamaya göre, 1 Ocak 2025'ten itibaren konutlarda yıllık 5 bin kilovat saati aşan tüketimlerde enerji faturalarındaki %60'lık sübvansiyon kaldırılacağı belirtildi. Bu durumun, tüketimi 5 bin kilovat saati aşan aboneler için elektrik faturalarına %150'ye varan zam anlamına geldiği ifade edildi. Partinin, bu zam oranının vatandaşlar tarafından karşılanmasının mümkün olmadığına dikkat çekerek, hükümeti konuya ilişkin yeni ve daha kapsamlı bir çözüm üretmeye çağırdı. Özellikle kış aylarında yaşanacak bu artışın büyük bir sorun yaratacağı vurgulandı. Hükümetin, vatandaşların ekonomik zorluklarını hafifletmek için acil önlemler alması gerektiği belirtildi. Ayrıca, enerji politikalarında yeniden değerlendirme yapılması ve daha sürdürülebilir çözümler bulunması gerektiği de eklendi. Elektrik fiyatlarındaki artışın sadece enerji değil, ekonomiye de büyük bir yük getireceğine dikkat çekildi.

Çocuk Evlerindeki Olaylara İlişkin Eleştiriler

Balıkesir, Mersin, İstanbul ve Niğde'de yaşanan çocuk evlerindeki olaylar, Yeniden Refah Partisi tarafından sert bir dille eleştirildi. Niğde'deki bir devlet yurdunda 9 yaşında engelli ve epilepsi hastası bir çocuğun, çalışanlar tarafından şiddete maruz kalarak hayatını kaybetmesi olayı kınandı. Olayda, çocuğun engelli ve epilepsi hastası olması nedeniyle daha korunmasız olduğunun altı çizildi. Yeniden Refah Partisi, devletin bu tür olayları engellemek için yeterli önlemleri almadığını ve sosyal devlet anlayışından uzaklaştığını savundu. Çocukların aç bırakılması, darp edilmesi, tekmelenmesi ve mahremiyetlerinin ihlal edilmesi gibi olayların kabul edilemez olduğu belirtildi. Bu tür olayların tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınması ve sorumluların cezalandırılması çağrısı yapıldı. Aile Bakanlığı'nın bu konuda daha etkin bir rol üstlenmesi ve çocukların güvenliğini sağlaması istendi. Çocuk haklarının korunması ve çocukların güvenli bir ortamda yaşamaları için devletin daha fazla çaba göstermesi gerektiği vurgulandı.

Kreş Kapatma Kararına İlişkin Görüşler

Son olarak, belediyelerin kreşlerinin kapatılması tartışmaları ele alındı. Seçimlerde birçok siyasi partinin kreş açma sözü verdiğinin hatırlatıldığı açıklamada, Ankara ve İstanbul'daki örnekler paylaşıldı. Bu genelgenin, söz verdikleri kreşlerin az bir kısmını bile açamayan belediyelere beklenmedik bir avantaj sağladığının altı çizildi. Kamuoyunda, genelgenin CHP'li belediyeleri hedef aldığı yönünde bir algı oluştuğu ifade edildi. Ancak, Yeniden Refah Partisi, belediyelerin kreş açma çalışmalarına destek vermesi gerektiğini, ancak milli ve manevi değerlerimize aykırı eğitim veya talimlerin yapıldığı durumlarda devletin müdahale etmesinin doğal olduğunu vurguladı. Toplu bir kapatma kararının ise hukuken ve mantıken doğru olmadığı belirtildi. Devletin denetimi sağlayarak, yerel yönetimlerin kreş açma çalışmalarını desteklemesi gerektiği savunuldu. Anayasa Mahkemesi kararlarına ve yasalara uygun hareket edilmesi gerektiği de eklendi.