İmamoğlu'na Soruşturma: Yavaş'tan Sert Tepki

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturmaya sert tepki gösterdi. Yavaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, soruşturma kararının hukuki olmaktan çok kişiselleştirilmiş bir durum izlenimi yarattığını belirtti. İmamoğlu'nun, "Benim gencecik kardeşim, arkadaşım, Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın'ı ifade için çağırıyorsun, sözüm ona 7-8 tane polisle evine baskın yapıyorsun" sözlerinin, "tehdit" olarak nitelendirilmesinin anlaşılır olmadığını vurguladı. Yavaş, bu durumun hukuk açısından kabul edilemez olduğunu dile getirerek, soruşturmanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatıldığını hatırlattı. Yavaş, İmamoğlu'nun gelecekteki hukuk sistemine dair beklentilerini dile getirmesinin, soruşturmanın gerekçesini oluşturmasının mantıksız olduğunu belirtti. Bu durumun, başsavcının hukuk sistemini kişisel çıkarları doğrultusunda kullandığı izlenimini verdiğini ifade etti. Yavaş, olayı siyasetin etkisi altında kalmış bir yargılama süreci olarak değerlendirerek, Ankara'dan da sesini duyurmuş oldu.

Yavaş: "Benim Hakkımda Konuşmayın" Anlamı Çıkarılıyor

Yavaş, İmamoğlu'nun sözlerinin bir tehdit olarak algılanmasının mantıksız olduğunu tekrarlayarak, Başsavcının tutumunun "benim hakkımda konuşmayın" anlamı taşıdığını öne sürdü. Bu durumun, Mansur Yavaş'ın da ifade özgürlüğüne yönelik bir baskı olarak algılandığını belirten Yavaş, soruşturmanın siyasi bir hesaplaşma olarak yorumlanabileceğine dikkat çekti. Ayrıca, soruşturmanın demokratik değerlere ve hukukun üstünlüğüne zarar verebileceğini ve toplumda gerginliğe yol açabileceğini vurguladı. Yavaş'ın açıklamaları, İmamoğlu'na yönelik soruşturmanın tartışmalı yönlerini bir kez daha gündeme getirdi. Açıklamalar, Yavaş'ın İmamoğlu'na olan desteğini ve hukukun siyasallaşmasına karşı duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.

İmamoğlu'nun Konuşmasının Ayrıntıları

Ekrem İmamoğlu'nun Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması Paneli'ndeki konuşmasında, Cem Aydın'a yapılan polis baskınını eleştirerek, bu durumun milletin gözünü korkutmayı amaçladığını savundu. İmamoğlu, başsavcıyı, kendi çocuklarının bile bu muameleden korunamayacağına dikkat çekerek, kendisinin ve benzer düşüncedekilerin ülkedeki yanlış yönetilen aklın değiştirilmesi için çalışacağını belirtti. İmamoğlu, yargının siyasallaşmasına karşı duruşunu açıkça ortaya koydu. İmamoğlu'nun sözleri, yargıya duyulan güvenin azalması ve hukuk sisteminde yaşanan sorunlara ilişkin endişeleri yansıttı. Bu konuşma, soruşturmanın temelini oluşturdu.